Uzman Klinik Psikolog Aziz Görkem Çetin, şiddetli afetlerin toplum üzerindeki psikolojik etkilerinin çok yönlü olduğunu vurgulayarak, dayanışma ve yardımlaşma gibi kenetleyici sonuçların yanı sıra kaynak kıtlığı nedeniyle çatışma ve agresif tutumların da ortaya çıkabileceğine dikkat çekti.

Çetin, travmatik olayların çocukların düşünce kalıplarını, algılarını ve inançlarını etkileyerek, dünyaya nasıl baktıklarını şekillendirebileceğine dikkat çekti. Toplumsal travmaların çocuklar ve gençler üzerindeki etkilerinin büyük önem taşıdığını belirterek, profesyonel yardım alınmasının gerekliliğine vurgu yaptı.

Şiddetli afetlerin toplum psikolojisi üzerinde çok yönlü etkilere neden olduğunu söyleyen Çetin, afetlerin bireylerde korku, endişe, çaresizlik ve panik gibi duygusal tepkilere yol açabileceğini ifade etti. Ayrıca, afetlerin toplumsal düzeyde dayanışma ve yardımlaşma gibi kenetleyici sonuçlar doğurabileceğini ancak kaynak kıtlığı durumunda çatışma ve agresif tutumların da artabileceğini belirtti.

Öğrenciler 6 Şubat depremini görsellerle resmetti Öğrenciler 6 Şubat depremini görsellerle resmetti

Afetlerin can kaybı, yaralanma ve maddi kayıplara neden olduğunu hatırlatan Çetin, kayıp yaşayan bireylerin yas sürecinde farklı duygusal tepkiler yaşayabileceklerini açıkladı. Travmatik olayların ardından stres bozukluğunun gelişebileceğine dikkat çeken Çetin, tekrarlayan hatıralar, kabuslar, aşırı uyarılma ve kaçınma davranışlarının travma sonrası stres bozukluğunun belirtileri olabileceğini ifade etti.

Toplumsal travmaların çocuklar ve gençler üzerindeki etkilerine de değinen Çetin, travmanın çocukların düşünce kalıplarını etkileyebileceğini, algılarını ve inançlarını şekillendirebileceğini söyledi. Travmatik olayların çocuklarda ve gençlerde korku, kaygı, öfke, üzüntü gibi yoğun duygusal tepkilere yol açabileceğine dikkat çekti. Bu tepkilerin uzun vadeli etkilere yol açabileceğini belirten Çetin, çocukların okul performansını etkileyebileceğini ve davranışsal değişiklikler gösterebileceğini ifade etti.

Uzman Çetin, afetlerin ardından çocukların duygusal tepkilerini ifade etmelerine izin verilmesi gerektiğini ve ebeveynlerin sağlıklı başa çıkma stratejilerini modellemelerinin önemini vurguladı. Ebeveynlerin çocuklara güvenli ve destekleyici bir ortam sağlamaları, iletişim kanalı sunmaları ve günlük rutinleri korumaya çalışmalarının çocukların travmayla baş etmelerine yardımcı olabileceğini söyledi. Toplumun desteğinin ve profesyonel yardımın önemine de değinen Çetin, çocukların ve gençlerin travmatik olaylar sonrasında yaşadıkları zorlukları atlatmalarına yardımcı olmanın önemli olduğunu vurguladı.