Dünya

Frankfurt'ta binlerce kişi Filistin için yürüdü

Almanya'nın Frankfurt kentinde 25 Temmuz günü "Free Palestine FFM" organizasyonuyla Hauptwache Meydanı'nda düzenlenen protesto mitinginde, Filistin'deki ablukaya, yoksulluğa ve devam eden soykırıma dikkat çekildi.

Binlerce kişinin meydanı doldurduğu etkinlikte üç saat süren geniş çaplı bir yürüyüş gerçekleştirilirken, katılımcılar güçlü mesajlar verdi ve uluslararası kamuoyuna çağrıda bulundu.

"Bir insan, yardım gemisinden neden korkar?"

Etkinlik saat 17.00'de başladı. İlk sözü alan Filistinli bir konuşmacı, Gazze'deki ağır insani kriz karşısında sessiz kalınmasını eleştirerek şu sözleri sarf etti:

"Yapılan zulüm karşısında, açlık ve susuzlukla ölüme terk edilen insanlar varken nasıl bu kadar tepkisiz kalabiliyoruz? Ne zaman sesinizi çıkaracak sesiniz? Yola çıkan yardım gemisine uygulanan engelleri gördük. Sadece yardım taşıyan bir gemiden neden bu kadar korkarsınız? Çünkü zulmünüzü biliyorsunuz."

Konuşmanın ardından, Gazze'ye insani yardım taşıyan "Hanzala" isimli gemiyle kısa süreli bir canlı bağlantı kurulmaya çalışıldı. Ancak teknik sorunlar nedeniyle bu bağlantı uzun sürmedi.

Dr. Mahmud Abu Odeh: "Soykırıma destek veren sizsiniz!"

Daha önce Mannheim kentinde konuşması yasaklanan Dr. Mahmud Abu Odeh, Frankfurt'taki mitingde söz alarak dikkat çekici açıklamalarda bulundu.

"Zulüm vuku buldukça kimse beni susturamaz. Bizi suçlu gibi göstermeye çalışanlar, güzel elbiseler içindeki gerçek suçlu katillerdir. Suçlu olan sizsiniz. Savaşı yapan, soykırıma destek veren sizsiniz!"

Mannheim'da yaşadığı sansürün ardından uykusuz geceler geçirdiğini dile getiren Abu Odeh, yalnızca bir saatlik uykudan sonra izlediği ilk haber görüntüsünün, kullanılmaz hale gelmiş bir hastanede kolu kopmuş bir çocuğun kanlar içindeki hali olduğunu anlattı. En sarsıcı anlardan birinin ise sıcak havada yiyecek kuyruğunda yere yığılan yaşlı bir adam olduğunu belirtti.

Konuşmasında Batı'nın çifte standardına dikkat çeken Mahmud, "Daha ne olmalı ki insanlar sesini yükseltsin?" diyerek sözlerini sürdürdü. ABD ve Almanya'nın işgal rejimine verdiği desteği eleştiren Abu Odeh şu ifadeleri kullandı:

"israilin var olma hakkı yoktur. Zulüm yapan hiçbir kişinin ya da devletin var olma hakkı olamaz. Sadece insanların vardır. Eski Almanya'yı (Deutsches Reich) geri getirmek isteyen siyasetçiler vardı, halk buna izin vermedi. Bugün de siyonistlerin 1948'den beri sistematik işgal ve katliamla ilerleyen varlığına karşı aynı tepki verilmelidir."

Filistin'in geçmişte farklı halkların barış içinde yaşadığı bir coğrafya olduğunu vurgulayan Mahmud, İngilizlerin bölgede siyonist fitneyi yeşerttiğini ancak Filistin halkının geri dönerek bir gün yeniden barışı sağlayacağını söyledi.

"Filistin'in direniş hakkı meşrudur"

Filistin'in kendini hem taşla hem de silahla savunma hakkı olduğunu dile getiren Mahmud, bu söylemin meşru direniş hakkına işaret ettiğini belirtti:

"Yok olmaya, soykırıma karşı her türlü direniş meşrudur. Direniş halkların hakkıdır-sadece Batı bunu kötü bulur."

Bu sözlerin Almanya'da yasaklanmasını sert şekilde eleştiren konuşmacı, anayasanın halkların savunma hakkını tanıdığını hatırlattı. Daha önce bu konuyla ilgili birçok davayı kazandığını ifade eden Mahmud, cebinden kimliğini çıkararak polise doğru fırlatıp meydan okudu: "Haydi beni de mahkemeye verin!"

Dr. Abdul Hadi: "Kurbanı suçlu gibi gösteren Batı'yı affetmeyeceğim"

Etkinlikte konuşan bir diğer isim Dr. Abdul Hadi ise Batı'yı taraflı davranmakla suçladı ve şunları söyledi:

"Batı, kurbanı suçlu; suçluyu kurban gibi gösteriyor. Katliama ortak oldular. Akrabalarım gözlerimin önünde açlıktan öldü, bombalarla parçalandı. Bunu dile getirdiğim için beni suçlu göstermeye çalışıyorlar. Halkımız yok edilirken bedenleri enkaz altındayken, cesetleri at arabalarında taşınırken, geride kalanlar 'Bizi savunacak kimse yok mu?' diye haykırıyor. Almanya beni asla susturamayacak!"

Dr. Hadi, sözlerini Batı dünyasının duyarsızlığına sert eleştiriler yönelterek, "Dünyanın tepkisi için daha ne olması gerekiyor? Kırmızı çizginiz yok mu?" diye sordu.

Batı'nın yardım göndermemekle kalmayıp soykırımı desteklediğini savunan Abdul Hadi, yaşananların doğal afet değil, bilinçli bir felaket olduğunu dile getirdi:

"Bu bir doğal afet değil, insan eliyle yapılan bir felakettir. Batı barışın, yaşamın değil, bombanın ve katliamın tarafını seçti. Bizim midemiz doymuşken Gazze'de insanlar açlıktan ölüyor. Bu bir ikiyüzlülük. Batının insani değer anlayışı çökmüştür. Münafıklığınız batsın!"

Kalabalık yürüyüş: "Direnişe destek"

Mitingin ardından şehir merkezine doğru yürüyüşe geçen kalabalık, yaklaşık üç saat boyunca Filistin lehine sloganlar atarak sokakları doldurdu. Filistin bayraklarının dalgalandığı yürüyüşte, dayanışma çağrıları ve uluslararası topluma yönelik tepkiler dikkat çekti. (İLKHA)

{ "vars": { "account": "G-3SZQ7JT08Q" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }