Siirt’te iki küçük kardeşin gözyaşlarına neden olan olay yüreklere dokundu.
Babalarının hediye ettiği ve "Zeytin" adını verdikleri sultan papağanı, kısa sürede evin neşesi haline gelmişti. Derslerinde başarılı olan çocuklara ödül olarak alınan kuş, zamanla ailenin bir parçası olmuştu. Ancak yaşanan talihsiz bir kazayla kuş camdan uçarak kayboldu.
Günlerdir evlerinin camına koydukları kafesle "Zeytin'i" geri çağıran kardeşler, tüm Siirt halkına seslenerek gözyaşları içinde "Lütfen Zeytin’imizi geri getirin." dedi.
"Derslerimde başarılı oldum, hayalimdeki kuşu aldık"
7 yaşındaki Muhammed Eymen Yıldız, yaşadığı süreci şu sözlerle anlattı:
"7 yaşındayım. Babam bana, eğer derslerimde başarılı olursam bir sultan papağanı alacağına söz vermişti. Ben de başarılı oldum. Kuşçuya gittik, hayalimdeki kuşu aldık. Eve getirdik, birkaç ay büyüttük. Evcilleşmişti. Dizimize, elimize geliyordu. Ben Kur’an’ımı okurken yanıma uçuyordu. Ders yaparken omzuma konuyordu. Sofraya oturduğumuzda bizimle sofraya geliyordu. Mutfağa geldiğimde masada karpuz çekirdekleriyle oynuyordu. Van tatiline bile götürdük, orada da elimize geliyordu. Onunla çok anımız oldu. Üçüncü kardeşim gibiydi."
"Bir haftadır iştahım yok, rüyamda hep onu görüyorum"
Muhammed Eymen, kuşlarının kayboluşunu hüzünlü bir şekilde şöyle anlattı:
"Bir gün talihsiz bir kaza oldu. Babam onunla oynarken konsola gitmişti. Sonra uçup geri kafesine girdi. Yine uçtu, pencerenin yanına düştü. Tam yakalayacakken uçup gitti. Onu aramaya çıktık, bahçelere, ağaçlara baktık, bulamadık. Kafesini cama koyduk belki görür gelir diye, ama gelmedi. Onu rüyamda görüyorum, çok üzülüyorum, ağlıyorum. Onu çok özledim. Bir haftadır yemek yiyemiyorum, iştahım yok. Geceleri rahat uyuyamıyorum. İnşallah ölmemiştir. Kendini dışarıda koruyamaz, sıcağa-soğuğa dayanamıyor. 15 gün içinde ölme ihtimali var. Buradan bütün Siirt halkına sesleniyorum: Lütfen kuşumu gören, bulan varsa bize ulaştırsın. O benim hayalimdi."
"Abim çok üzülüyor, onun üzülmesini istemiyorum"
6 yaşındaki Hatice Eslem Yıldız da kardeşinin duygularına ortak olarak, "Birkaç gün önce kuşumuz kayboldu. Babam bize demişti ki derslerimizi iyi yaparsak bize bir sultan papağanı alacak. Çok çalıştık, aldı. Ama bir kaza oldu, camın kenarına düştü, oradan da uçup gitti. Önce dışarıdan sultan papağanı sesleri geliyordu. Biz ağaçların arasında bakıyorduk, ama bulamadık. Artık sesleri de gelmiyor. Çok üzgünüm. Abim Muhammed Eymen çok üzülüyor, her gün onunla oynuyordu. Onun üzüldüğünü görmek istemiyorum. Biz papağanımıza Zeytin adını koymuştuk. Onu çok seviyorduk. Ailemizden biri olmuştu. Sofraya oturunca uçup gelirdi, çekirdek görünce hemen konardı. Ama şimdi yok. Hepimiz çok üzgünüz. Lütfen herkes bize yardımcı olsun, Zeytin’i bulalım." şeklinde konuştu.
Küçük kalplerden Siirt halkına çağrı
Zeytin adını verdikleri sultan papağanının kaybolmasının ardından büyük üzüntü yaşayan Yıldız kardeşler, tüm Siirt halkına seslenerek, "O bizim ailemizden biriydi, üçüncü kardeşimiz gibiydi. Lütfen görenler bize haber versin." diyerek destek istedi. (İLKHA)