Eğitim

YÖK’ten lisans eğitiminde köklü değişiklik: Üniversite 3 yılda bitecek

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, lisans eğitiminin kredi ve ders saatleri korunarak 3 yılda tamamlanmasına imkân tanıyacak üçüncü sömestr modeli üzerinde çalıştıklarını açıkladı.

YÖK Başkanı Erol Özvar, İstanbul’da, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesini (FSMVÜ) ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesini (MSGSÜ) ziyaret etti.

FSMVÜ’yü ziyaretinde Rektör Prof. Dr. Nevzat Şimşek’ten üniversitede yürütülen faaliyetlere ilişkin bilgi alan Özvar, senato toplantısına katılarak akademisyenlerle bir araya geldi. Özvar, burada yaptığı konuşmada, Türk yükseköğretiminin 2030 vizyonu çerçevesinde çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti.

Lisans eğitiminin üç yılda tamamlanabilmesine ilişkin düzenleme hakkında konuşan Özvar, “Herhangi bir kredi kaybına uğramadan, programların yeterlilikleri ve öğrenim çıktılarında herhangi bir tasarrufa gitmeden, öğrencilerimizin aynı kredi ve ders saatleri anlayışı içerisinde, daha kısa zamanda mezun olmasına imkân verecek, üçüncü bir sömestir üzerinde çalışıyoruz.” dedi.

“Daha az eğitim ve öğretim olmayacak”

Öğrencilerin 8 sömestiri, 3 senede bitirmesine imkân verecek bu düzenlemeyi en kısa zamanda hayata geçirmek istediklerini vurgulayan Özvar, şöyle devam etti: “Bazen akıllara takılabiliyor, acaba krediler azalacak mı, daha mı az ders görülecek, daha mı az eğitim olacak? Hayır, daha az eğitim ve öğretim olmayacak. Ama biz seneden, daha fazla istifade etmek istiyoruz. Böylelikle hep mali açıdan, harcamalar bakımından ciddi bir tasarrufta bulunulacak hem de öğrencilerimizin daha kısa sürede hayata atılmasına imkân verecek bir model üzerinde duruyoruz. Bu çalışmayı hep birlikte kısa zamanda hayata geçirmeyi arzu ediyoruz.”

Özvar, ikinci öğretimin kalkmasıyla ve istihdamla bağı kopan pek çok programın sistem dışına çıkarılmasıyla üniversitelerin pek çoğunda ciddi bir zaman boşluğu oluştuğuna işaret etti.

“İstihdamla bağı kopan programları sistem dışına çıkarıyoruz”

Mezunlarına istihdam olanakları sağlamak bakımından zayıflayan programları sistemin dışına çıkarmaya devam edeceklerini vurgulayan Özvar, “Üniversitelerimizin artık bu programları açmak ısrarında vazgeçmesini bekliyoruz. Zira biz bu programlara artık kontenjan vermeyeceğiz.” dedi. Özvar bu anlayışla onlarca programı sistem dışına çıkardıklarını hatırlatarak, “Bu sene yine bir sadeleştirme yapacağız.” şeklinde konuştu.

“Kontenjan düzenlemesine devam edeceğiz”

Başarı sıralaması ile öğrenci kabul edilen programların bir kısmında kontenjan düzenlemelerine devam edeceklerini vurgulayan Özvar, “Hukuk, diş hekimliği, eczacılık, mimarlık, psikoloji, eğitim fakültesinin bazı programlarında kontenjan düzenlemeleri yapacağız.” dedi.

Öğretmenliğe kaynaklık teşkil eden programlarda da ciddi bir kontenjan düzenlemesi yaptıklarını anlatan Özvar, “Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Sosyoloji, Felsefe, Antropoloji, Sanat Tarihi gibi programlarda ciddi bir kontenjan düzenlemesi yapılmıştır. Bundan sonra da yapılmaya devam edecektir.” şeklinde konuştu.

Üniversiteye hazırlanan adaylara uyarı

Konuşmasında üniversiteye hazırlanan adaylara ve ailelerine seslenen Özvar, tercih yapmayı planladıkları programların geçen seneki kontenjanlarını, başarı sıralamalarını ve puanlarını yakından takip etmelerini önerdi.

Özvar, “Hatta mümkünse son 3-5 yılda her bir programın kontenjanlarını, puanlarını ve sıralamalarını mutlaka dikkate alın. Bunları dikkate almazsanız ciddi bir yanılgı içine düşebilirsiniz.” şeklinde konuştu.

Staj süreleri uzayacak

Özvar, Yükseköğretim Kurulu olarak üzerinde durdukları bir diğer konunun ise işyerinde mesleki eğitim olduğunu belirtti.

Gerek kamu gerek özel sektör temsilcileriyle yaptıkları istişareler neticesinde staj konusunda ciddi adımlar atma ihtiyacı olduğunu tespit ettiklerini belirten Özvar, “Bilhassa uygulama içeren mesleki programlarda daha uzun süreli stajlara ihtiyaç duyuluyor. Yani 20-25 günde değil en az 1 sömestir devam edecek stajlar mezunlarımıza, mezuniyet sonrasında daha büyük bir iş imkânı sağlamaktadır.” ifadelerine yer verdi.

“Sürdürülebilir üniversite modelinin başında vakıflar geliyor”

Özvar, Birleşmiş Milletler başta olmak üzere pek çok uluslararası kuruluşun sürdürülebilirlik üzerinde durduğunu ve sürdürülebilir bir ekosistemin dünyanın ana gündem maddelerinden olduğunu kaydetti.

Vakıfların önemine değinen Özvar, “Dünyanın aradığı sürdürülebilir üniversite modelinin başında vakıflar gelmektedir. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi kadim bir vakfın imkân ve desteleriyle kurulmuştur. Tarihi yarım milyon milenyumu aşan bir vakfın üzerine kurulmuş bir üniversiteye sahip olmak, böyle bir üniversite ile ülkemize hizmet etmek büyük bir gurur.” dedi.

Özvar, devlet vakıf ayrımı yapmaksızın tüm üniversitelere eşit bir tutum sergilemeyi önemli bir görev addettiklerini kaydetti.

Özvar, senato toplantısının ardından Türk dünyasının manevi lideri olarak gösterilen Hoca Ahmet Yesevi'nin "Fakrname" adlı eserinin minyatür sanatıyla ele alındığı “Minyatürlerle Fakrname” sergisi ile Dr. Öğr. Üyesi Amine Refika tarafından "Video Sanatı" dersi kapsamında lisans ve lisansüstü öğrencilerinin tasarımlarından oluşan "Sosyal Medya Bağımlılığı" temalı -Beğen, Kaydet, Paylaş- isimli "Video Sanatı ve Poster Sergisi"nin açılışını yaptı.

Özvar, daha sonra MSGSÜ’yü ziyaret ederek Prof. Dr. Handan İnci Elçi’nin vefatının ardından göreve yeni atanan Prof. Dr. Ahmet Sacit Açıkgözoğlu’ya hayırlı olsun dileklerini iletti. (İLKHA)

{ "vars": { "account": "G-3SZQ7JT08Q" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }