Gazze Hükümeti resmi medyası, işgal rejimi tarafından yayınlanan son açıklamayı "uluslararası hukuk ve insan haklarına açıkça aykırı" olarak değerlendirerek sert tepki gösterdi.
Hükümetin açıklamasında, işgalci rejimin Gazze halkını sistematik olarak aç bıraktığı vurgulanırken, bu durumun Cenevre Sözleşmeleri ve insani hukuk kurallarının ağır ihlali olduğu ifade edildi.
"Uluslararası kuruluşlar ve Birleşmiş Milletler örgütleri tarafından yayımlanan resmi raporlar, Gazze’de açlık ve kötü beslenmenin artık felaket boyutlarına ulaştığını doğrulamaktadır" denilen açıklamada, işgalcinin sağlık hizmetlerine, ilaçlara ve temel gıda maddelerine erişimi engellemesinin özellikle kronik hastalar için hayati risk oluşturduğu belirtildi.
Gazze Sağlık Bakanlığı’nın yayımladığı rakamların sağlık standartlarına uygun ve doğrulanabilir olduğu kaydedilen açıklamada, ablukanın devam etmesi nedeniyle artan ölüm oranlarının doğal ve beklenen bir sonuç olduğu vurgulandı.
İşgal rejiminin, savaşın ilk gününden itibaren sınır kapılarını kapatarak gıda, ilaç ve temel ihtiyaç malzemelerinin girişini engellediği; tarım alanlarını, depoları, fırınları ve hayvancılığı hedef alarak bölgenin kendi kendine yeterliliğini yok ettiği ifade edildi. Bu gerçekler, uluslararası gözlemciler tarafından ses ve görüntü ile belgeye bağlandı.
Hükümet açıklamasında ayrıca, işgalcinin insani yardımları engellemekle kalmayıp, gıda dağıtım noktalarını hedef aldığı, onlarca gıda yardım merkezi ile fırını vurduğu ve aç kalan halkın yardım noktalarında beklerken vurulduğu belirtildi. Bu politikaların "ölüm tuzakları" olarak tanımlandığı vurgulandı.
İşgalcinin üst düzey yetkililerinin kendi ağızlarından abluka politikasını itiraf ettiği ve uluslararası baskılar sonucu bazı sınırlı yardımların girişine izin verilse de 430’dan fazla temel gıda maddesinin hâlâ Gazze’ye sokulmasının engellendiği açıklandı.
Ayrıca, savaş süresince yabancı gazeteciler ve uluslararası medya temsilcilerinin Gazze’ye girişlerinin yasaklandığı, bunun da işgalcinin işlediği insanlık suçlarını örtbas etme girişimi olduğu vurgulandı.
Son olarak açıklamada, dünya halklarının işgalcinin yalan ve dezenformasyonlarına artık inanmadığı, Filistin gerçeklerinin ve mağduriyetinin tüm dünyada daha fazla kabul gördüğü ifade edildi. (İLKHA)