Filistin

Üniversiteli gençlerden 7 Ekim Aksa Tufanı yıldönümünde Gazze'ye destek çağrısı

Çukurova Müftülüğü önünde bir araya gelen üniversite kulüpleri, Aksa Tufanı’nın yıldönümünde Gazze halkına yönelik saldırılara tepki göstererek uluslararası toplumu sessiz kalmamaya davet etti.

Adana 'da üniversite kulüpleri, 7 Ekim Aksa Tufanı’nın yıldönümü dolayısıyla Çukurova Müftülüğü önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı.

Topluluk adına açıklamayı Hasan Hüseyin Tanrıverdi okudu. Tanrıverdi, Gazze’de yaşanan katliamların insanlık vicdanını yaraladığını belirterek gençlerin, Gazze’deki kardeşlerinin sesi olmak için toplandıklarını ifade etti.

israilin Filistin halkına yönelik işgal ve soykırım politikalarını kınayan Tanrıverdi, uluslararası topluma sorumluluk çağrısında bulundu.

Mescid-i Aksa’nın bütün İslam ümmetinin ortak onuru olduğunu vurgulayan Tanrıverdi, kutsal mekâna yönelik saldırıların tüm Müslümanlara yapılmış sayılması gerektiğini söyledi.

Gazze’deki soykırımın uluslararası raporlarla da tescillendiğini dile getiren Tanrıverdi, israilin hukuk tanımaz tutumunun küresel barışı tehdit ettiğini kaydetti.

Üniversite kulüpleri 7 Ekim Aksa Tufanı'nın yıl dönümü dolayısıyla Çukurova Müftülüğü önünde basın açıklaması yaptı. Topluluk adına basın açıklamasını Hasan Hüseyin Tanrıverdi okudu.

"Kardeşliğimizi haykırmak için buradayız"

Tanrıverdi, "Bugün burada, 7 Ekim 2023’te yaşanan Aksa Tufanı’nın yıl dönümünde, Gazze’deki kardeşlerimizin sesi olmak için toplandık. Bizler, üniversiteli gençler olarak vicdanımızı, insanlığımızı ve kardeşliğimizi haykırmak için buradayız. Gazze’de her gün gençler, çocuklar, kadınlar hayattan koparılıyor. Kitaplarını taşıması gereken eller, bombaların gölgesinde yaşamak zorunda bırakılıyor. Oysa biz biliyoruz ki gençlik; umudun, direnişin ve varoluşun adıdır." dedi

"70 binden fazla masum insan katledilmiştir"

Tanrıverdi, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’ye yönelik saldırıların insan hakları ihlallerinin en ağır biçimlerinden biri haline geldiğini belirterek, "Biz, üniversitelerdeki öğrenci kulüpleri olarak diyoruz ki Filistin halkı, israilin kuruluşundan bu yana süregelen işgali, şiddet ve etnik temizlik politikalarının en ağır biçimiyle karşı karşıyadır. 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’ye yönelik saldırılar, tarihin en büyük insan hakları ihlallerinden biri haline gelmiştir. Bugün Aksa Tufanı’nın yıldönümünde kadın, yaşlı, genç ve çocuk demeden 70 binden fazla masum insan katledilmiştir. Hastanelerin, okulların, ibadethanelerin, BM tesislerinin bombalanması; sağlık personeli, gazeteci ve yardım görevlilerinin doğrudan hedef alınması, uluslararası hukuk ve insanlığın tüm değerlerinin ayaklar altına alındığını göstermektedir. Gazze’de temel yaşam hakları yok edilmiş, insanlar açlık ve susuzlukla ölüme mahkûm edilmiştir." ifadelerini kullandı

"israilin soykırım yaptığı açıkça ifade edilmiştir"

Tanrıverdi, iddiaların uluslararası kurumlarca da raporlandığını belirterek, "israilin yürüttüğü bu soykırım; Uluslararası Adalet Divanı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi kararlarında ortaya konulmuş, uluslararası hukukçular, akademisyenler, Birleşmiş Milletler Raportörleri ve insan hakları kuruluşlarının raporlarıyla belgelenmiştir. Nitekim Birleşmiş Milletler Filistin Bağımsız Uluslararası Soruşturma Komisyonu’nun hazırladığı ve Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’nin raporlarında da, saldırıların Filistinlileri tamamen veya kısmen yok etme niyetiyle gerçekleştirildiği ve israilin soykırım yaptığı açıkça ifade edilmiştir." diye konuştu.

"İşgalciler hiçbir uluslararası hukuku dikkate almamakta"

Sumud filosuna yönelik müdahalenin uluslararası hukuka aykırılığına dikkat çeken Tanrıverdi, "En son yaşanan Sumud filosuna israilin gerçekleştirdiği müdahale de göstermiştir ki işgalciler hiçbir uluslararası hukuku dikkate almamakta ve insan haklarını kasıtlı bir şekilde ihlal etmektedirler. israilin hukuk tanımaz saldırıları yalnızca Filistin halkını değil, aynı zamanda tüm bölgeyi ve küresel barışı tehdit etmektedir. Uluslararası toplumun bu vahşete sessiz kalması, cezasızlığın normalleşmesine ve yeni insani trajedilere yol açacaktır. Diğer bir önemli husus ise pervasızca ve hadsizce ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’nın izzetine saldırmalarıdır." şeklinde konuştu.

"Her saldırı, aslında tüm Müslümanlara yapılmış bir saldırıdır"

Mescid-i Aksa’nın bütün İslam ümmeti için önemli olduğunu vurgulayan Tanrıverdi, "Mescid-i Aksa ise yalnızca Filistin’in değil, bütün İslam ümmetinin ortak mabedi ve onurudur. İlk kıblemiz, üç büyük mabedden biri ve Peygamber Efendimiz’in Mirac’a yükseldiği mübarek mekân olan Mescid-i Aksa’ya yönelik her saldırı, aslında tüm Müslümanlara yapılmış bir saldırıdır. Kudüs’ün ve Aksa’nın özgürlüğü, ümmetin kalbinde derin bir yara açmakta ve sorumluluğumuzu daha da artırmaktadır." ifadelerini kullandı.

"Vahşet sadece filistinlilere değil tüm insanlığa yapılmış bir saldırıdır"

Üniversiteli gençler olarak taleplerini sıralayan Tanrıverdi, "Biz, üniversitelerdeki öğrenci kulüpleri olarak; israilin işlediği soykırım ve insanlığa karşı suçların durdurulmasını, Kudüs ve Gazze başta olmak üzere işgalcilerin mazlum coğrafyalardan çekilmesini, soykırımda kullanılan silah ve teknolojik desteğin kesilmesini, Uluslararası kuruluşların ve özellikle İslam ülkelerinin etkin ve somut adımları atmasını, siyonist işgalcileri destekleyen her türlü ürünün boykot edilmesinin desteklenmesini talep ediyoruz. Unutulmamalıdır ki Gazze'de yaşanan bu vahşet sadece filistinlilere değil tüm insanlığa yapılmış bir saldırıdır. Bizler Filistin halkının yanında ve onların acılarını yüreklerimizde hissettiğimizi ilan ediyoruz. Buradan da siyonist İsrail ve yandaşlarına sesleniyoruz, dursun bu hayasızca akın dursun artık bunca zulüm dursun artık bunca ölüm yıkılasın israil enkazını göreyim sana ülke diyenlerin yüzlerine tükürelim." dedi. (İLKHA)

{ "vars": { "account": "G-3SZQ7JT08Q" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }