Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde bulunan Çayönü Höyüğü, insanlık tarihinin en eski ve en zengin kültürlerinden birine ev sahipliği yapmaktadır.

Bu kültür, avcılık ve toplayıcılıktan tarım ve hayvancılığa geçişin aşamalarını göstermektedir. Ayrıca, bu kültürün mimari, sanat, teknoloji ve sosyal yapı gibi alanlarda da gelişmiş olduğu anlaşılmaktadır.

Çayönü Höyüğü’nde yapılan kazılarda ortaya çıkarılan kalıntılar, insanların nasıl yaşadıklarını, ne yediklerini, ne giydiklerini, nasıl inandıklarını ve nasıl sanat yaptıklarını göstermektedir. Bu kalıntılar arasında en ilgi çekici olanları ise dörtgen şeklindeki taş evler, kafataslı tapınak, bakır eşyalar ve obsidiyen aletlerdir.

Bu kalıntılar, insanlık tarihinin en önemli dönüm noktalarından birini aydınlatmaktadır. Bu dönüm noktası, insanların doğaya bağımlı olmaktan çıkıp doğayı değiştirmeye başladıkları dönemdir. Bu dönemde insanlar, besin üretimi yaparak yerleşik hayata geçmişlerdir. Bu da nüfus artışına, sosyal farklılaşmaya, ticarete, siyasete ve dinlere yol açmıştır. Yani insanlık tarihinin temelleri bu dönemde atılmıştır.

Ergani Çayönü Kalıntıları, bu dönemin tanıklarını gün yüzüne çıkarmaktadır. Bu kalıntılar, hem Türkiye hem de dünya için büyük bir kültürel mirastır. Bu mirasın korunması ve tanıtılması için gerekli çalışmaların yapılması gerekmektedir. Bu konuda devletin, yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve akademisyenlerin işbirliği içinde olması önemlidir.

Ergani Çayönü Kalıntıları’nın değerini bilmek ve buna göre davranmak hepimizin sorumluluğudur. Bu kalıntılar, bizlere insanlığın nereden geldiğini ve nereye gidebileceğini göstermektedir. Bu kalıntılar, bizlere insanlığın ortak mirası olduğunu hatırlatmaktadır.