Siirt’te "3 Aralık Dünya Engelliler Günü" kapsamında, sağlık çalışanları ve İl Jandarma Komutanlığı’nın koordinesinde özel bir rehabilitasyon merkezinde etkinlik düzenlendi. Etkinlikte konuşan KETEM’de görevli Dr. Büşra Eskifuruncu, engelli bireylerin toplumsal hayatta karşılaştıkları zorluklara dikkat çekerek, “Hepimiz birer engelli adayıyız; empati kurmayı öğrenmeliyiz.” dedi.
Etkinlikte engelli çocuklarla çeşitli aktiviteler gerçekleştirildi; pasta kesildi, oyunlar oynandı ve ailelerle sohbet edildi. Sağlık çalışanları ve jandarma personeli, engelli çocuklara moral vererek gün boyunca onlarla vakit geçirdi.
“Sahip olduğumuz nimetlerin değerini bilmiyoruz”
Konuşmasında toplumdaki duyarsızlıklara dikkat çeken Dr. Büşra Eskifuruncu, şu ifadeleri kullandı:
“3 Aralık Dünya Engelliler Günü bugün. Engelli çocuklarımıza biraz vakit ayırabilelim, vatandaşlarımızın yaşadığı zorlukları biraz daha anlayabilelim diye buradayız. Biz, sahip olduğumuz nimetlere rağmen engellilerin yaşadığını anlamakta zorlanıyoruz. Bugün onların yaşadığı sıkıntıları daha iyi görebilmek ve onlara daha doğru yaklaşabilmek için bir araya geldik. Çocuklarımızla eğlendik, pastamızı kestik, balonlarımızı salladık, oyunlar oynadık. Umarız onları bir nebze olsun mutlu edebilmişiz.”
“Rampaların önüne park etmek bir engeldir”
Siirt’te engelli bireylerin yaşadığı pratik sorunlara özellikle vurgu yapan Dr. Eskifuruncu, toplumun daha duyarlı olması gerektiğini belirtti. Dr. Eskifuruncu, “En çok dikkat etmemiz gereken şeylerden biri, yürüme engelli ve fiziksel engelli vatandaşlarımız için rampaların önüne araç park etmemektir. Bu, burada en sık karşılaştığım sorunlardan biri. Kaldırımlara gereksiz eşyalar koymak ise görme engelli vatandaşlarımızın işaretli yollarını kapatarak iletişimlerini kısıtlıyor. Araç kullanan vatandaşlarımızın işitme engellilere karşı daha hassas olmasını rica ediyorum.”
“Engelli bireye yapılan her iyilik bize yazılır”
Konuşmasında toplumsal ve dini sorumluluğa da vurgu yapan Eskifuruncu, sözlerine şöyle devam etti:
“Aslında hepimiz birer engelli adayıyız; ama sahip olduğumuz nimetlerin farkında olmadığımız için bunu aklımıza getirmiyoruz. Müslüman bir toplumda yaşıyoruz. Engelli bir bireye yapılan her güzel davranış ve onların hayatını kolaylaştıran her adım bizim için iyilik hanemize yazılacak birer artı puandır. Elbette bu sadece bir kazanç için değil hem onların hem de bizim hayatımızı güzelleştirmek için kendimizi geliştirmeliyiz.”
“Onlara acıyarak değil, hayatın bir parçası olarak bakmalıyız”
Etkinliğe ev sahipliği yapan kurum psikoloğu Deniz Öztanık, engelli bireylerin toplum tarafından dışlanmasının ciddi psikolojik sonuçlar doğurduğunu belirterek şunları söyledi:
“Engelli bireyler bazen empati kurulmadan, hoşgörü gösterilmeden yaklaşıldığı için ötekileştiriliyor. Bu da onları zaman zaman zorbalığa maruz bırakıyor ve ruhsal açıdan olumsuz etkiliyor. Engelli bireylerin aileleri de anlaşılmak, daha hoşgörülü bir toplum görmek istiyor. Onlara acıyarak değil, toplumun bir parçası olarak yaklaşmalıyız. ‘Ben onun yerinde olsaydım nasıl hissederdim?’ diye düşünerek hareket etmek hepimiz için daha doğru olacaktır.”
Engelli çocuklar için hazırlanan kutlama programında çeşitli oyunlar, moral etkinlikleri ve ikramlar yer aldı. Sağlık çalışanları ve jandarma personeli, çocuklarla yakından ilgilendi; aileler ise etkinlikten memnuniyet duyduklarını ifade ettiler. (İLKHA)