17 Ağustos 1999 Depreminin 26. yıldönümünde BAOB Ortak Salon’da basın açıklaması yapıldı. TMMOB Bursa İKK’nın ortak basın açıklamasını Bursa İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Murat Korkut okudu.

Balıkesir Sındırgı’da 4,3 büyüklüğünde artçı deprem
Balıkesir Sındırgı’da 4,3 büyüklüğünde artçı deprem
İçeriği Görüntüle

Şubat 2023’te Kahramanmaraş ve Hatay’da yaşanan depremler, 17 Ağustos’un acısını kat be kat büyüttüğünü belirten Korkut, " 50 binden fazla insanımızı kaybettik. On binlerce bina yıkıldı, yüz binlercesi oturulamaz hale geldi. Ekonomik kayıp yüz milyarlarca doları buldu. Ve ne yazık ki, bu felaketin ardından bile aynı rant odaklı düzen devam ediyor." diye belirtti.
 

"Ülke dünyanın en aktif deprem kuşaklarından birinde olmasına rağmen gereği yapılmıyor"

Geçtiğimiz hafta Balıkesir-Sındırgı depremiyle yine aynı korkuyu yaşadıklarını söyleyen Korkut, "Bu ülke, dünyanın en aktif deprem kuşaklarından birinde olmasına rağmen, bilimin ve tekniğin gereği yapılmıyor. Mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı; rant uğruna devre dışı bırakılıyor. Yapı denetimi ticarileştirilmiş, kamu binaları denetim dışına çıkarılmış, bağlı odaların eğitim, belgelendirme ve denetim görevleri yok sayılmış; denetimsizlik adeta kurumsallaştırılmıştır. İmar aflarıyla, liyakatsiz kadrolarla, tek merkezden yönetilen plansızlıkla; dolgu alanları, dere yatakları, kıyılar ve toplanma alanları ranta açıldı. Doğayla uyumlu şehir planlaması yok edildi. Depremler böylece doğa olayı olmaktan çıkıp, göz göre göre işlenen kitlesel bir suça dönüştü." dedi.

"Yapı denetimi, ticari şirketlerin elinden alınmalı"

Halkın can güvenliği için yapılması gerekenleri sıralayan Korkut, sözlerini şöyle tamamladı:

"Rantçı, piyasacı, denetimsiz düzen derhal terk edilmelidir. Depremle ilgili tüm kurumlar, meslek odaları ve bilim insanlarıyla; liyakat ve uzmanlık temelinde yeniden yapılandırılmalıdır. Yapı denetimi, ticari şirketlerin elinden alınmalı; etik değerlere bağlı, bağımsız mühendisler ve meslek odaları tarafından yürütülmelidir. Tüm okullar, hastaneler ve kamu yapıları acilen denetlenmeli; riskli yapılar derhal güçlendirilmelidir. Endüstriyel tesisler için yüksek güvenlik standartları zorunlu olmalı; riskli bölgeler yapılaşmaya kapatılmalıdır. İmar affı ya da barışı gibi ölüm fermanları bir daha asla çıkarılmamalıdır. Kentsel dönüşüm, halkı yerinden eden rant projeleri olmaktan çıkarılmalı; yerinde, adil ve kamusal sorumlulukla yapılmalıdır. 26 yıldır aynı acıyı yaşıyoruz. Öldüren deprem değil; bilimi yok sayan, denetimi ortadan kaldıran, rant uğruna halkı ölüme terk eden anlayıştır." diye konuştu. (İLKHA)

Kaynak: İLKHA