Hukukçu İsa Birgün, son dönemlerde “kart kiralama” adı verilen dolandırıcılık yönteminin hızla yaygınlaştığını ifade etti.
Birgün, teknolojinin ilerlemesi ve dijital ticaretin gelişmesinin bu suç türünü artırdığını dile getirerek, dolandırıcıların özellikle gençleri hedef aldığını, bu kişilerin güven ilişkisini kullanarak kart temin ettiklerine dikkat çekti.
Gençlerden alınan kartların sahte alışveriş sitelerinde kullanıldığını ve üçüncü şahısların bu yolla dolandırıldığına dikkat çeken Birgün, kart kiralama olaylarının çoğunlukla sosyal medya ve internet üzerindeki sahte siteler üzerinden gerçekleştiğini vurguladı.
Vatandaşların, orijinal sitelerin kopyalanması nedeniyle mağduriyet yaşadıklarını, bu nedenle site uzantılarına dikkat etmeleri gerektiğini ifade eden Birgün, kart kiralamanın Türk Ceza Kanunu’nda “nitelikli dolandırıcılık” suçu kapsamında değerlendirildiğini hatırlattı.
Suçun cezasının 4 ila 10 yıl arasında değiştiğini, ancak asıl faillerin genellikle tespit edilemediğini söyledi.
“Dolandırıcılar güven ilişkisini kullanıyor”
Son dönemde “kart kiralama” olarak bilinen dolandırıcılık yönteminin teknolojinin ilerlemesi ve dijital ticaretin gelişmesiyle birlikte hızla yayıldığını söyleyen Hukukçu İsa Birgün, dolandırıcıların özellikle gençleri hedef aldığını belirterek, “Şahıslar genç yaştaki akranlarına kartlarında haciz ve bloke olduğunu, kendi IBAN’ına para geleceğini söyleyerek arkadaşlarından kartlarını alıyor. Büyük bir meblağ geleceğini, bir kısmını vereceklerini vaat ederek güven ilişkisini kullanıyorlar. Bu kartlarla kurdukları sahte siteler üzerinden üçüncü şahısları dolandırıyorlar” dedi.
“Sosyal medya ve sahte siteler üzerinden yayılıyor”

Bu tür dolandırıcılıkların genellikle sosyal medya ve e-ticaret siteleri üzerinden gerçekleştiğini ifade eden Birgün, “Özellikle sponsorlu reklamlarda sahte ilanlar kullanılarak geniş kitlelere ulaşılıyor. Otomobil alım satımlarında ve teknolojik cihazların ticaretinde bu yöntem çok sık görülüyor. Vatandaşlar, güvenilir sitelerin birebir kopyalanması nedeniyle fark etmeden alışveriş yapabiliyor. Oysa site uzantısına dikkat ettiklerinde dolandırıcılık kolayca anlaşılabilir” ifadelerini kullandı.
“Cezalar ağır, gerçek failler bulunamıyor”
Kart kiralamanın Türk Ceza Kanunu’nda “nitelikli dolandırıcılık” kapsamında değerlendirildiğini belirten Birgün, “Bu suçun cezası 4 yıldan 10 yıla kadar değişiyor. Ancak açık hat kullanımı nedeniyle asıl dolandırıcılar bulunamıyor. Bu durumda sadece kartını kullandıran gençler cezalandırılıyor. Bir kart üzerinden onlarca dosya açıldığı için cezalar yıllarca sürebiliyor. Sicil bozulduğu için memuriyet hakkı da kayboluyor” şeklinde konuştu.
“Kartlarınızı kimseyle paylaşmayın”
Gençlere önemli uyarılarda bulunan Birgün, “Kartlarınızı, kişisel bilgilerinizi, banka hesaplarınızı ve mobil bankacılık erişimlerinizi en güvendiğiniz kişilerle dahi paylaşmayın. Bütün bu olayların temelinde güven ilişkisi istismarı var” diye konuştu.
“Yargıya büyük yük bindi”
Yargıya bu konuda büyük bir yük bindiğini söyleyen Birgün, çözüm önerilerine de değinerek, “Son zamanlarda, mağdurlar ile kartını kiralayanların uzlaşması yönünde bir öneri gündemde. Ancak nitelikli dolandırıcılık uzlaşmaya kapalı bir suç. Ayrıca bir kart üzerinden milyonlarca liralık dolandırıcılık yapılabiliyor. Bu durumda gençlerin zararı giderecek gücü olup olmadığı da tartışmalı” değerlendirmesinde bulundu. (İLKHA)




